...
Show More
"... kendi 'gerçeklik'imizi bir an için bir kenara bırakırsak, kendi görüngül varoluşumuzu, genel olarak dünyanın varoluşu gibi, ilk-bir'in her an üretilen bir tasavvuru olarak kavrarız; işte bundan dolayı düşü, görünüşün görünüşü olarak, böylelikle de, görünüşe duyulan ilk-özlemin daha üst bir doyumlanışı olarak kabul etmemiz gerekir. İşte bu aynı nedenle, doğanın en içteki çekirdeği, yine yalnızca 'görünüşün görünüşü' olan naif sanatçıdan ve naif sanat yapıtından o tanımlanamaz hazzı duyar."