Nicholai Hel #1

Shibumi

... Show More
A westerner raised in Japan, he survived the destruction of Hiroshima to emerge as the world's most artful lover and its most accomplished assassin. His greatest desire is to attain a state of effortless perfection . . . shibumi. But he is about to face his most sinister and corrupt enemy -- a supermonolith of espionage and monopoly bent on destroying
him. . . .


From the Paperback edition.

0 pages, Audiobook

First published January 1,1979

Series

About the author

... Show More
Rodney William Whitaker was an American film scholar and writer who wrote several novels under the pen name Trevanian. Whitaker wrote in a wide variety of genres, achieved bestseller status, and published under several other names, as well, including Nicholas Seare, Beñat Le Cagot, and Edoard Moran. He published the nonfiction book The Language of Film under his own name.
Between 1972 and 1983, five of his novels sold more than a million copies each. He was described as "the only writer of airport paperbacks to be compared to Émile Zola, Ian Fleming, Edgar Allan Poe, and Geoffrey Chaucer." Whitaker adamantly avoided publicity for most of his life, his real name a closely held secret for many years. The 1980 reference book Twentieth-Century Crime and Mystery Writers listed his real name in its Trevanian entry.


Community Reviews

Rating(4 / 5.0, 100 votes)
5 stars
34(34%)
4 stars
36(36%)
3 stars
30(30%)
2 stars
0(0%)
1 stars
0(0%)
100 reviews All reviews
April 25,2025
... Show More
I read this when it first came out and remember thinking it was fantastic. I actually just recently took the hardback off my shelves when culling some book for donation. A great review of this book just popped up which triggered me to see if I had added this to my read books. Somehow I missed it when I went through my shelves of books already read.
April 25,2025
... Show More
Reading Shogun reminded me this gem that I first came across in my teenage years. I don’t know how much of its satire I caught back then but was a page turner for me just as a spy thriller. I still have a lot to learn about Go even after decades I first found it out. five stars for blowing my mind as a teenage boy way back.

hey gidi. ilk gidişim nerdeyse kırk sene olmuş eskiden seksenlerde Eskişehir’de eski kitapçı vardı Köprübaşı civarında “Al Götür Oku Getir” diye. Daha çok Teksas Tommiks serilerini deste deste alırdım ve diğer süper kahraman çizgi romanları, Kızılmaske, Süpermen gibi. Sıcak sular tarafında mı yoksa Sakarya yanında bi arasokakta mı çıkaramadım şimdi. Hay bin kunduz! Profesör Oklitus gibi kayboldum. Neyse arada Jason Bourne, Şogun, Şibumi gibi güzel gerilim maceralar da çıkardı. Ergen oğlan olarak okuyunca Şibumi aklımı başımdan almıştı. Aynı yaz Travenian’ın Katya’nın Yazı da devirince tersim dönmüştü iyice. Şibumi okurken Fuseki ne ki Sabaki ne ola ki diye epey Meydan Larousse karıştırmıştım. Sonra bazı klasiklerin çevirilerini de ilk orda buldum sanırım. NŞA da para yetiştirip alamıcan kitapları yüzde on fiyatına al oku getir. Kim düşünüp açtıysa ozaman ruhu şad olsun.
April 25,2025
... Show More
Yazarın derin bilgeliği ve Belkıs Çorakçı'nın nefis çevirisiyle çok nadir denk gelen bir okuma keyfi yaşadım. Nicholai Hel'in Bask'lı arkadaşı Le Cagot'yla mağarada kapana kısıldıkları kısım, yaşanan ölümler doğrusu beni hüzünlendirdi. Hakeza Hel'in şatosunun enkazı üzerinde gezindiği kısımlar. Gençliğinde üvey babasıyla kiraz bahçelerinde yaptığı konuşmalar...
Şibumi, doğu ile batının, kadim olanla modern olanın karşılaştırıldığı bir roman. Amerika doğumlu yazarın tarafı belli, kendi ülkesine ve kültürüne yönelttiği acımasız görünen ama aslında hakkaniyetli eleştiriler göz kamaştırıcı. Japon ve Bask kültürüne hakimiyeti de...
Kitabın orta kısmından itibaren ister istemez sonrası için bazı tahminlere girişmiştim ama her defasında tahminim yanlış çıktı.
Şibumi nasıl bir roman? Tarif etmesi zor. Büyüleyiciliği nereden kaynaklanıyor?
Kitabın üçte ikisi geçmişle ilgili. Asıl düğüm günümüzde yaşanan hadiselerde çözülse de başkarakterin geçmişi büyük bir yer tutuyor romanda. Ama bu flashbackler romanı ilginç biçimde zayıflatmıyor, tersine güçlendiriyor. Tıkır tıkır işleyen bir kurgu tabiri bu romana hiç olmadığı kadar yakışıyor. Özellikle ilk üçte birlik kısımda kahramanın hayat hikayesi ile Amerika'daki olaylar arasında gelip giderken anlatım baş döndürücü bir hal alıyor.
Şibumi'de beni en çok etkileyen şey karakterlerin derinlikleriydi. Japon general, Go ustası, Le Cagot, hatta yan karakterlerde Hanna ve bahçıvan bile çok gerçekçi çizilmiş; hepsinin bir hikayesi, hayat felsefesi, konuşma tarzı, zaafları var. Tabii en başta da Nicholai Hel. Bazılarınca mistik sayılabilecek yetenekleriyle, Alman-Rus karışımı genleriyle, Japonya kültürüyle yoğrulan benliğiyle kimi basit romanlarda resmedilen kusursuz, yüzeysel karakterlerden biri değil o. Trevanian, Nicholai Hel gibi olağanüstü bir kişilikle basitliği, bayalığı eleştirmek istemiş bana göre. Amerika ve Amerikalılar hakkında sayfalarca eleştiri yaparken bu yoz kültürün karşısına güçlü bir rakip koyması gerekirdi. Romanın bir yerinde neden böyle bir karakter yarattığına dair ipucu da veriyor zaten.
Kısacası, okuma serüvenimi Şibumi öncesi ve sonrası diye ikiye ayırsam abartmış olmam.
April 25,2025
... Show More
Ho davvero tentato di dare un voto anche poco più alto a Shibumi, ma questo libro per me è semplicemente insalvabile.
Non è per via della scrittura, in buon equilibrio fra lo scorrevole e l'elaborato. Non è per i rimandi alla cultura giapponese, che sono risultati interessanti al mio inesperto occhio occidentale. Non è la critica feroce all'Occidente e all'America, la quale non mi ha mai disturbato più di tanto. Non è nemmeno il profondo sessismo di cui questo libro è permeato.
E' il suo procedere per stereotipi ed esagerazioni che non posso tollerare: 560 pagine costellate da personaggi talmente scontati da risultare patetici oltre che privi di qualsiasi tridimensionalità.

Tutta la vicenda ruota intorno alla figura di Nicholai Hel, l'esempio più eclatante di Gary Stu in cui mi sia imbattuta della mia carriera di lettrice. Hel è raffinatissimo, intelligentissimo, affascinantissimo. Parla cinque lingue, è un talentuoso giocatore di go, uno speleologo provetto, un amante indimenticabile nonché un mistico in grado di sviluppare un senso di prossimità così assurdo da assumere tutti i connotati del superpotere. Attorno a lui ruotano una molteplicità di personaggi altrettanto piatti: La raffinata cortigiana, la ragazzina viziata ma spontanea, il nobile guerriero giapponese, il poeta patetico. Nessuno di loro riesce mai ad uscire dal tracciato di queste categorie. MAI.
La stessa vicenda è così prevedibile che il lettore medio è tranquillamente in grado di profetizzarne la conclusione a partire da pagina 300, tanto che mi sono dovuta imporre di finirlo solo per rispetto all'amico che me lo ha gentilmente prestato.

Davvero, l'unico consiglio che posso darvi è di non sprecare dietro a quest'accozzaglia di ovvietà e testosterone neanche un minuto del vostro tempo.
April 25,2025
... Show More
Kesinlikle sevmedim.

Yazar, birkaç kısımda, okuyucuya, kitap ve baş karakter hakkında ne düşünmesi gerektiğini söylüyor, resmen okuyucuya karışıyor, okuyucuyla muhatap oluyor.

Zaten baş karakterin ve şatodaki hanım arkadaşının üstün niteliklerle donanmış olması okuyucuyu itiyor. Bu karakterlerin derinlikleri yok, sadece birtakım zorluklardan geçip hayatta kalabildiklerini ve birkaç ırkın özelliklerini birden taşıdıklarını biliyoruz ama kendi kendilerini eğiten karakterler için fazla seçkinler.

Kitap baştan sona çok ırkçı, Amerikan kültürünü biz de çok sevmeyiz ama bu kadar da ayan beyan ırkçı ifadeler beni çok rahatsız etti. Amerikan, Arap ve Fransız halklarıyla ilgili çok çirkin ifadeler var.

Kitap kesinlikle cinsiyetçi.

Go oyunuyla ilgili bir roman olduğunu biliyordum ve tüm kitabın bir Go oyunu hamleleriyle ilerlediğini duymuştum. Okumadan önce bir oyunla çok fazla ilgili olacağından ve çok fazla teknik terim okuyacağımdan kuşkulanıyordum ama Go oyunundan neredeyse hiç bahsedilmiyordu.

Kitap, çok fazla şey sunacağını söylüyor, kendi kendine bunu söylemesi bile çirkin. Baş karakterin trans anlarına daha çok eğilse, "şibumi" anlayışı ile ilgili daha içsel birkaç şey söyleyebilse belki de çok severdim. Ama büyük bir hayal kırıklığı oldu bu roman, tamamen popüler kültüre "Sizin kültürünüzü eleştirecek ve size yine hazır bir felsefe sunacağım, siz de bunu kapış kapış alacaksınız..." diyerek yazmış ve bu kitabı okumanın "cool" sayılacağını tasarlamış gibiydi yazar. Ne yazık ki sevmedim, keşke sevseydim de güzel bir kitap okumuş olsaydım, "Herkes beğeniyor, o yüzden ben beğenmemeliyim..." burnubüyüklüğü değil bu, resmen hayal kırıklığı.
April 25,2025
... Show More
another trevanian story about an assassin, nicholai hel, this time. also drawn back into a life he has tried to leave, killing folk. story looks at his life at a young age, things that happened, things that made him who he is. not your typical summer vacation story.

hel also loves language which is nice. trevanian plays w/that some. shibumi is a kind of 'effortless perfection' and that helped him out in life, that striving toward that goal

lots of interesting situations that trevanian places his characters. great story. good read.
Leave a Review
You must be logged in to rate and post a review. Register an account to get started.